evet, taze fasulyeli omlet

Buzdolabında hiç bir şey yoktu. Yeni taşındık, iş-güç, bir de yazın otoriter sıcaklığı...Bir Yunan adasının kumsalını hayal ederken, turuncu çinili banyodaki küvetin perdesini takmak, ama takmadan önce gidip satın almak, usta bulmak, sonra duvara delik açtırmak gibi basit işleri büyütecek kadar sabırsız, sinirli ve bitkindik; Batılı insanların dertleri çok gerçekdışı. Başkalarının hayali derdi olacak kadar. Neyse, buzdolabımızda hiç bir şey yoktu.


Bir dakika; en alt çekmecede yeşil yeşil takılan birileri vardı: Taze fasulye! Domates yoktu ama, pffff....Nasıl bir keder. Buzdolabı kapandı. Mucizelere inanmadığıma dair beni yalancı çıkaran tek bir hareket yaptım; buz dolabını tekrar açtım. Hmm, bir de yumurta ortaya çıkmış...Ve soğan da var, taze soğan da var, sarımsak yastığımın altında bile var...Kuşkonmaz ne zannettin bakalım? Sensiz omlet olmaz mı zannettin?


Kuru soğanı ince kıydım, yeşil olanı daha büyük parçalarda kestim, sarımsağı kum haline getirdim ve kokusu abartılacak ölçüde taze ve yoğun, Girit zeytin yağını da aynı sırayla sote ettim. Fakat önceden taze fasulyeyi -miktar konusunda siz karar verin, ne olacak ki?- 40 saniye için haşladım, hemen sonra buzlu suya attım, süzdüm ve beklettim tezgahın kenarında. Soğanlar renk almaya başlayınca fasulyeleri attım, bir dakika sote ettim ve 3 tane tuzlanmış-kara biberlenmiş ve çırpılmış yumurtayı da ekledim teflon tavaya. Sarı sıvıların tavanın her noktasına ulaştığından emin olun yuvarlak hareketler yaparak. Sonra ateşi kısın. Üzerine sevdiğiniz, tadı güçlü bir peynir serpin. Ben Van otlu peynirini kullandım. Omletinizin kuru olmasını istemeyin asla! Doğru miktarda nem güzel bir şeydir. Tadı, damağın en saklı hücrelerine sürdürebilen tek patikadır. Sıvılarını tamamen kaybetmeden bir tabakta servis edin. Omleti ikiye falan katlamayın bence, taze fasulyenin bu alışılmamış halini görmek çok hoştur...


Boğaç dedi ki Karadenizliler çıkan ilk taze fasulyelerle omlet yapıyorlarmış. Fakat domates de kullanıyorlarmış ve yapımı oldukça farklıymış kısaca. Ben domatesi bilinçli olarak istemedim. Hep domatesli görmedik mi zaten? Kabartma tozu ve un da kullanmak istemedim. Ne gerek var ki? Soğanın tatlılığı, sarımsağın güzelliği ve taze soğanın ferahlığı artar ve yeter diye düşündüm. Lezzetine inandığım için kalkıştım aslında taze fasulyeli omlet yapmaya. Gerçekten de çok orijinal, tatmin edici bir tatla karşılaştım. Bazen bir insanla tanışıyoruz ve onu sanki yıllardır tanıyormuşuz gibi geliyor ya... İşte, bu omlet eski bir tanıdıkmış gibi takıldı damağıma... 

Powered by Blogger.