domates köftesi

Yazın en sevdiğim özelliklerinden biri domatese bu kadar cömert davranması ve ona mükemmel bir şekil ve koku vermesi. Elimizde böyle bir silah varken sadece salatalar, salçalar ve garnitürler için bu kırmızı mücizeleri kullanmayalım! Domates köftesi yapalım!


Sırf güneşin batışını izlemek için Santorini'ye giden binlerce turist sonunda meşhur domates köftesine aşık olur. Evet, bu ferah mezemiz Santorini'ye ait ve orada üretilen domateslerin tadı dünyada tek. O yüzden zaten milli ürün olarak ilan edildi ve eşsiz lezzetiyle bir araya gelebilmek için oraya kadar gitmek gerekiyor.
Bu küçük güneşleri özel yapan faktör o adanın volkanik topraği; Doğa dehşetçe kusursuz  ne kadar acımasız olabilse de bazen.


Madem İstanbul'da o domateslerden bulmak zor (talep altında bir iyilik yapabilirim doğrusu), organik küçük domates tercih edin ve onları rendeledikten sonra sıvılarının akmasını bekleyin. Önerim önceki günden bekletin misleri ki ellinizde kalacak 'kırmızı' sulu olmasın. O sırada dört şövalyeyi, taze fesleğeni, kuru soğanı, maydanozu ve dere otuyu kırmızı prensesleri kurtarmaya gönderin ve onlar bir araya gelince avucunuzda hapsettin! Takimi unla susturduktan sonra çığlık atan zeytin yağda kızarttın, pişman olmayacaksınız.


Yanında ouzo gider ama rakı da gayet güzel ayak uydurur. Feta peyniriniz yok biliyorum, ama beyaz kesinllikle var. Ondan yoğun bir sos yaratın, ya da daha hafif bir tat istiyorsanız süzme yoğurtla eşlik edin. Lezzette sadeliği arıyorsanız,  asıl mezenizi yeni keşfettiniz!

0 comments:

Powered by Blogger.