sadece kolokythopita

Sonbahar beni duyuyorsan sana bayılıyorum söylemek isterim. Büyük Istanbul'un nemli sıcaklığını uzaklara gönderirsin, ağaçların yapraklarını dansa uyandırırsın, kibar rüzgarlarınla ev yemeklerinin kokularını mahallelere dağıtırsın, kimseyi endişelendirmeden havayı dikkatle tazelersin ve lezzet dolu bir kolokythopita için en tatlı ve son kabaklarını saklarsın. Daha ne olsun en sevdiğim mevsim olarak seni ilan etmek için?




Cidden, sonbaharı evimizde ağırlamak için daha anlamlı bir tarif öneremem. Koktuğu kadar lezzetli, göründüğü kadar dürüst; kolokythopita tam bir moral pohpohçusu!En güzel kabaklar minik, yeşil kabaklardır ya da yuvarlak olanlar, bilirsin işte, dolmalık için. Rendelersin sonra tuzla birlikte bekletirsin ki sularını atsın kabaklar, dere otu konusunda hiç cimrilik yapmayacaksın, kuru soğanı da bol olacak, bu ikisini sote edeceksin tabi. Kara biber taze olsun unutma, yumurta mutlaka, ve tabiki feta ya da sevdiğin sert bir kaşar peyniri. Anlaşıldı mı? Bir de yufkayı kendi ellerinle açacaksın, sakın hazır olanlardan kullanma, çok ayıp!

 



O teyzeyi Istanbul'da gezdirirken, sanki bütün Eminönü ile geziyor gibiydim. Boğaz'ın hüznü bile susturamadı; Ben var ya, ben olmasam kocam ne yapardı? Kocası yanında bu arada. O çok sakin, kavga etmeyi bilmez ki o, bütün servetimizi kaybetmiş olabilirdik, işler veresiyelerle yürümez, ah, ah! Mesologi' li teyzenin fikriymiş köylerinin meydanında fırın açmak. Tarımcılar hep grev yaparmış, traktörleriyle hep yolları kapatırmış ve akşama kadar meydanda otururmuş, aç vaziyette değil tabi. Tarlasında yetiştirdiği dolmalık kabaklardan efsane kolokythopitalar yaparmış. Son dilim için az kavga çıkmamıştı.Yeni yazlık evlerini bu pitaya borçlularmış. Karşımda oturan gelini bile gözümün içine bakıp teyit etti. Onun dişinda kayınvalidesini yok edebilmeyi çok isterdi zannedersem.



İşte o kadın, bu tarifi anlatırken benim için çok değerli oldu. Yeni bir damak yolculuğu çıktı, mutfağım ise farklı kokular tanıyacaktı. Sevdim seni, sana sırrımı vereceğim deyip ağızını kulağıma yaklaştırdı. Bak, bunu yaparsan, rüya gibi olacak...





0 comments:

Powered by Blogger.